23 Ağustos 2012 Perşembe

Bütün kızlar toplandık

      Farkında olmadan gelenekselleşen kısır partisi günlerinden birisi..4 tane bebekle gerçek anlamda bir parti aslında şenlik:)İki çift laf etmek mümkün değil..Birisi uyusa diğeri uyumaz ağlar..tamam uyudu dersin öbürü düşer ağlar..Ama inatla ve itinayla yinede toplanılır.Yapılır kısırlar börekler indirilir mideye..Eee kolay değil herkesin süte ihtiyacı var..
      Herkesin dönem dönem farklı derdi var.Şu ara Belginin sorunu 6 aylık kızının kilo almaması.iştahsızlığı.Bazı tetkikler yaptırdı sonuçlarını bekliyor.İştahsızlıkla ilgili bilgilerini paylaşacak tecrübeli blogger annelere ihtiyaç duyarım.
      Berra'nın derdi ise uyku.Direndi bütün gün.En son annesinin dizine düştü kafa ve sızdı oracıkta:)
      Benim prensesim ise bugün fena değildi.Sabah pusetine oturdu masanın üstünden benim börek yapışımı izledi yorumlar yaptı kendi dilinde,sohbet ettik,sonra yoruldu.Biraz zor uyuttum ama uzun süre uyudu,üzmedi beni...
      Aramızdaki tek erkek ise Fatih Altan dı.Kızlar gelenekselleşen pozlarının arasına bir ara ona da gel
dediler,aralarına aldılar..İşte böyle bir gün daha geçti.Nefret ettiğim valiz hazırlama işinden bugün de kurtuldum.Ama bütün hepsi son gün yarına kaldı..Offf tatil güzel ama şu valiz işi olmasa..

Uyanan güzel Nil

Uyuyan güzel Nurgül

Sızan güzel Berra

10 TEMMUZ

23 AĞUSTOS
Fatih Altan sen de gel haydiiii

Moro refleksi

Yaşadığım panik dolu yeni anne sendromuna bağlı bir olayı da kayıtlara almak istedim.Keşke daha önce birisi     bana bak kızım sarılığı şöyle anlarsın,çocuğunda şunları şunları görürsen panik olma bunlar normal deseydi..Açıkçası ben doktor olsam hastalarıma önden bir bilgilendirme geçerim.Bilmiyorum matematikçi veya öğretmen olmaktan kaynaklanan bir ruh hali olabilir bu bendeki.Hep bir sonraki adımı düşünme hali..

21 Ağustos 2012 Salı

NEDEN??

  Malesef bu ülkede insan huzurlu bir şekilde evinde oturduğuna,bayramını kutladığına,sevdikleriyle gülüp eğlendiğine,şımardığına ,sevindiğine, yazdığına,okuduğuna,tv izlediğine pişman hale geliyor.Getiriliyor.Ülkemde askerler şehit oluyor hem de bayram demeden.O kadar insan ölüyor Gaziantepte sebepsiz.Şimdi ben ne yapsam suçlu hissediyorum kendimi..Ne yapsam da birşey yapamıyorum..En çok da bu üzüyor insanı.

19 Ağustos 2012 Pazar

İlk bayramımız



Nil hanım bayramlığını giydi,düştü yollara.Gerçek anlamdaki ilk gezmesine çıktı bugün.O kapı senin bu kapı benim gezdi.Uykusu sıkıntılı oldu tabi,tam uyuyor kalkmak zorunda kalıyoruz.Ben de çareyi kucakta uyutarak ve indirmeyerek buldum.Pek fazla huysuzlanmadı,umduğumdan iyi geçti diyebilirim..Eve gelince sızdı tabi..
        Gelişmeler: Babasının yüzüne ilk defa istemli  olarak yumruklar savurarak oyun oynadı,çok eğlendi..

                       HERKESE SEVDİKLERİ İLE MUTLU BAYRAMLAR DİLİYORUZ


16 Ağustos 2012 Perşembe

Slingli Nil

      Biraz geç kaldım almak için,keşke ilk aylarında da kullanabilseydim bu wrap slingi.Ama zararın neresinden dönersen kardır.Alırken acaba severmi  kullanabilirmiyim diye düşünüyordum ama fotoğraftan da anlaşılacağı üzere pek memnun halinden...Haydi anneanneyeeee

15 Ağustos 2012 Çarşamba

Hey gidi günler hey


              Hastasıyımdır Macy Gray'in.Bu sene de çok gitmek isterdim konserine.Birsürü şey kaçırdım zaten.Koca bir yaz,filmler konserler,giymek isteyipte içine sığamam yakışmaz diye alamadığım bi ton kıyafet...Napalım daha değerlisi hatta en değerlisi,prensesi olsun da yanımda,büyüyünce beraber gideriz:))
             Umarım sizde seversiniz Macy'i...




 

Yoook ben sallamam

       Ne kadar büyük konuşmuşum.Şu yazıyı yazarken bile ayağımda.Feci gazlı günlerden kalan tek yadigar.Hiç unutmuyorum o anı.İlk 1 ay hiç sallamadım gerek yoktu zaten.Bir gece ne yaparsam yapayım susmadı.Farkındaydım dönüşü olmayan bir yola girdiğimizin ama tek düşündüğüm şey, ağlamasın.
Sonra alternatif  bişey arama çalışmalarımız bizi salıncak mı alsak sorusuna yöneltti.Aldık evet oyalanıyor hatta modundaysa çok eğleniyor.Şanslı günümdeysem uyuyor.Amaaaa kökten çözüm olmadı.Yine ayakta sallamaya devam..Sırtüstü uzun süre uyuyamadığı için uykuya daldıktan biraz sonra yüzüstü çeviriyorum.Biraz daha bekleyip emziğini alıyorum.Bazen de o atıyor ağzından.Sabah emzirdikten sonra yatağına yatınca uyumadığı için aynı taktiği uyguluyorum ,aramızda devam ediyor uykusuna.Yatağına yatırınca kendi başına uyuduğu günleri görürmüyüm acaba?
                            

14 Ağustos 2012 Salı

Bu ne biçim yatıştır böyle

   Yarı oturur haldeyken birden öne eğilmek isteyen Nil'in geldiği son durum.Önce korktum bir yeri ağrıyacak diye,sonra baktım pek rahat tam yarım saat böyle kalmak istedi.Şaşırmadım değil :)Açıkçası kıskanmadım değil bu esnek hallerini.Darısı başıma diyelim

13 Ağustos 2012 Pazartesi

hmm çok tatlıı

Nil ellerini keşfediyor.Tek tek parmaklarını şapur şupur emiyor sonra da bütün elini ağzına sokmaya çalışıyor.Tam da 3.ayında olması gereken bişeymiş.Bu döneme 'el ve ağız keşfetme dönemi' deniyormuş.Ellerini keşfettikten sonra onları kullanmaya başlıycakmış.Gerçekten de öyle oluyor.Bir süre emmeye ara verip oyuncağına uzanıyor. Hatta biraz daha çabalarsa tutuyor.Onu öyle konsantre olmuş şekilde görünce dayanamayıp öpüyorum o salyalı ellerini.Büyüdüğünü görmek acayip mutlu ediyor beni.Geçen hafta sadece bakıyordu.Kızzııımmm hadi tut diyince de dalga geçme anne der gibi gülüyordu..Şimdi onu elini emerken görünce em kızım em diyorum.Tabi arada canını yakmıyor değil ama öğreniyor.Gözünü korumayı da kenarlarını çizerek öğrenmişti.Sonra kulağına geçti orayıda çizdi,şimdi sadece uykusu gelince tutuyor kulağını.

     Madem ki artık uzanabiliyorsun senin oyun parkı zamanın gelmiş dedik.Orada baya bi vakit geçirdiklerini duymuştum bebeklerin.Arkadaşım alma ben de var diyince bi deneyelim bakalım sevecekmi dedik veee bayıldı.Onlarla gülüyor,konuşuyor sonra ses gelmeyince bağırıyor bile.Bir de nasıl beceriyor bilmiyorum ama içinde 180 derece dönüyor..
 
yaa bunlar benimle niye konuşmuyor??  


3 ayda3 doktor

     Evet malesef üstümüze yapışan geçmek bilmeyen sarılıktan dolayı çok çektik.ilk doktorumuz bizi yeterince bilgilendiremediği için canımın sarılığını 10.gün farkettik hemde 16.5.fototerapiye alsammı almasammı diye düşündü almadı..Bizde saf gibi eve geldik sonra yok başka bi doktora daha gidelim dedik o da hemen  alalım dedi.8 saat kaldı fototerapide,tamam 9 a düştü ama tam 2 ay o değerde kaldı.Zaten 10.günden sonra da fotonun çok bi anlamı yokmuş sonra öğrendik.Tehlikeli günleri geçmişiz ama acaba nasıl geçtik acaba beyni zarar gördümü biz ne kadar yazık bize ki evde oturmuşuz 10 gün. Nasıl  da farkedemedik diye binbir pişmanlık ve suçluluk dolu günler geçirdik.Sonra 2.doktorumuz  1.ayında hala geçmedi diye ilaç verdi onu kullandık ama nafile geçmedi
.2.ayında da  geçmeyince bizden idrar ve kan tahlili istedi.Herşey normal ama karaciğer enzimleri çok yüksek.Oradan ultrasona gittik acaba karaciğer yada safrada bi anormallikmi var diye.O da normal  eee neden böyle?Bekleyelim...

Başlarken

İşte bu yüzü gördükten sonra başladı farklı bir hayat.Hep derlerdi ama anlamak için yaşamak gerekiyormuş gerçekten hiç birşey eskisi gibi olmayacakmış.Artık kendinden başka düşünmen gereken birisi daha olacakmış.Öyle alıp başını istediğin yere falan gidemiycekmişsin.en azından ölçüp tartmadan bin kere kafa yormadan.yani hayatımda herşeyden biraz olacak ama anladım en çok ta Nil sanırım.
 Aslında biraz da kızım için yapmak istedim bu blogu ,anne olunca bir sürü blog keşfettim ve ya ne kadar şanslı bebekler büyüdüklerinde girip kendilerinin her halini görebilecekleri bi yer var diye düşündüm.Sonra ben de yazabilirm, öğretebilirim, paylaşabilirm diye düşündüm ve denemekte yarar gördüm.Ziraa kimse okumassa kızım okur..3 ay kadar gecikmeli olacak ama bugüne kadar nasıl geldiğimizi özetleyen bişeyler olacak..